14 Haziran 2013 Cuma

John Fante | Bahara Kadar Bekle Bandini


Eğer Charles Bukowski o gün tesadüf eseri şehir kütüphanesine gitmeseydi belki de John Fante kimsenin bilmediği çok sıradan bir yazar olarak ya da yazar olmaya çalışan bir adam olarak bu dünyadan göçüp gidecekti...Ama öyle olmadı, Bukowski ilk satırlarını okumaya başlar başlamaz sarsıldı,  Fante'yi kendisine bir ilah olarak seçti ve "Fante mi ? O benim taptığım adamdır" cümlesini fısıldadı sessizce...

Arturo Bandini...Fante'nin üzerine dörtleme yazdığı kahramanı...Aslında Fante'nin hayatını okuduğumuz zaman yarattığı kahramanın kendisi ile çok fazla benzer özellikler taşıması şaşırtıcı...Fante zaman zaman çaktırarak zaman zaman da çaktırmadan kendini anlatmış Bandini'de...

Bandini dörtlemesi demişken olay/hikaye akış sırasına göre, Los Angeles Yolu, Bahara Kadar Bekle Bandini, Toza Sor ve finalde Bunker Tepesi Düşleri'nden bahsetmemek olmaz.
(Bu arada dörtleme arasında en çok ön plana çıkan Toza Sor'dur. Senaryolaştırılıp film yapılmıştır.)

Gelelim Bahara Kadar Bekle Bandini'ye...Colorado'da çok soğuk bir kış. Çok uzun bir zamandır kalkmayan bembeyaz örtü. Az erzak, bol çocuk, kabarık bir veresiye defteri, genelde yazları çalışan bir duvarcı ustası baba, çok dindar bir anne, sıkıcı ve sürekli alay edilen bir okul ve karşılıksız bir aşk. İşte genç Arturo Bandini'nin kendince büyük dünyası...İşte bu dünya babanın evi terk etmesiyle bir anda yerle bir oluyor.

Fante'nin Parantezden çıkmış kitaplarının çoğunu okudum. Fante kesinlikle müthiş bir anlatıcı. İnanılmaz bir betimleme gücü var. Okurken sizi anlattığı dünya içine o kadar kolay ve çabuk alıyor ki her kitabı bittiğinde büyük bir boşluk yaratıyor ve bir süre ne okuyacağım şimdi diye düşündürüyor...Fante'nin bu etkiyi yaratmasında bence en büyük etken çevirmen "Avi Pardo". Fante'nin Türkçe'ye çevrilen kitaplarında onun imzası var tıpkı Etgar Keret'te olduğu gibi...

Sevgiler.

The Saint

2 yorum:

  1. Toza Sor'u okumuştum, Bukowski'nin tanrısı olduğunu öğrenince okumuştum. Gerçekten Fante'den etkilendiği açık. Bir cümle vardı ki, Bukowski'yi görmüştüm ben: "Ne önemi var? Sen bir hiçsin,bense bir zamanlar biri olmuş olabilirim ve hepimize giden yol sevgidir."

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kesinlikle Cessie...Özellikle Bukowski son yıllarında hep rahmetlinin yanında olmuş ve elinden geldiği kadar son kitaplarının basılmasına destek olmuştur...

      Sil

Related Posts with Thumbnails