24 Kasım 2013 Pazar

John Verdon | Aklindan Bir Sayi Tut ★★★★

"Seni o kadar iyi taniyorum ki ne dusundugunu biliyorum."

Cok tehditkar degil mi? En temiz gecmise sahip olaniniz bile aniden kapinizda bir mektup bulsaniz, mektupta 1'den 1000'e kadar bir sayi tutmaniz istense ve tuttugunuz 658 gibi sacma bir sayi mektubun sahibi tarafindan bilinse dehsete dusmez miydi?

Ben duserdim. Net.

Mark Mellery bir gun boyle bir mektup aliyor. Onu takip eden olaylar neticesinde oyle bir dehsete dusuyor ki uzun yillardir gormedigi, emekli dedektif David Gurney'den yardim istiyor. Devam eden mektuplar, cinayetler ve katilin her biri bir bulmacayi andiran akil oyunlarinin buyusune kapilan Gurney tehlikeli bir girdabin icine cekiliyor.


Kitabi gercekten cok buyuk bir zevkle okudum. Bunun en buyuk nedenlerinden biri henuz ilk kitabi olmasina ragmen boylesine akil dolu bir hikayeyi kurgulayabilen yazar. Her seyin dozunda oldugu, ic catismalari fazla uzatmadan anlatan, heyecandan kalbimin kut kut atmasina neden olmayan fakat o sayfalari nasil cevirdigimi anlamadan cevirmeme neden olan bir kitapti. Cunku akiciydi; cunku akil doluydu. Okuma keyfimin had safhada olmasinin diger nedeni ise kitabin cevirisinin guzelligiydi. En buyuleyici kitaplarin ceviri sirasinda kaybolabildigini, okunmaz hale geldigini bildigimden bu duruma cok takiliyorum. Ve gercekten, cok uzun zamandir bu kadar guzel bir ceviri okumamistim. Bunun icin Cemile Ozyakan'a tesekkur etmek gerekiyor.

Bu kitapla ilgili bahsetmek istedigim bir konu daha var. Beni taniyanlar kisisel gelisim konulu kitaplardan ne kadar rahatsiz oldugumu bilir. Oteki yandan Verdon'un karakterlerinden biri Ruhani Yenilenme Enstitusu'nun basinda oldugundan kitap icinde cok dozunda bu tur pasajlar geciyor. Sanirim Verdon'u en cok bu yuzden sevdim; cunku bana hic sevmedigim bir yemegi bile afiyetle yedirdi.

Velhasilkelam.

Aklindan Bir Sayi Tut, kalp krizi riski tasimadan surukleyici bir kitap okuyup kitabin sonunda bir seyler ogrenmeyi dileyen polisiyeseverler icin keyifli bir tercih. Dean Koontz'un Hiz / Velocity isimli romanini okuduysaniz ve sevdiyseniz buyuk bir zevkle aklinizdan bir sayi tutacaginizdan da eminim. Hiz'dan farkli olarak kitabi bitirdiginizde "Ne manyak kitapti lan!" demeyeceksiniz ama bir an once yazarin ikinci ve ucuncu kitaplarini da edinmek isteyeceksiniz. Zira ben de tam olarak bunu planliyorum:)

Opucukler, kahveler, kediler.
Amalth.


11 Kasım 2013 Pazartesi

[Blog Tur] Yolun Sonundaki Okyanus - Neil Gaiman | Ön Okuma


Bir kelebeğin kanatları kadar narin ve hüzünlü. 
Karanlıktaki bir bıçak kadar tehditkâr ve korku verici.

Kitap: Yolun Sonundaki Okyanus
Yazar: Neil Gaiman
Orijinal Adı: The Ocean at the End of the Lane
Çeviri: Zeynep Heyzen Ateş
Yayıncı: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 182
Tür: Fantastik, Korku, Yetişkin
Puanım: 4

Lettie omuz silkti. "Kimsenin içi dışı bir değildir. Senin de değil, benim de. İnsanlar bundan daha karışıktır. Herkes için geçerli bir kural bu."

"Sen de canavar mısın? Ursula Monkton gibi misin?"

Lettie göle bir çakıl taşı attı. "Sanmıyorum," dedi. "Canavarlar çeşit çeşittir. Bazıları insanları korkutur. Bazıları insanların uzun zamandır korktuğu şeylere  benzer. Bazı canavarlarsa insanların korkması gereken ama korkmadıkları şeylerdir. 

Yine bir blog turundan merhaba. Neil Gaiman'ın son çıkan kitabı İthaki Yayınlarından çıkınca göz ardı etmedik.

Öncelikle kitapta en ilgimi çeken yer teşekkür yazısıydı. Tabii teşekkür ettiği altını çizdiği insanların çoğu bildiğim ve sevdiğim kişiler olunca büyük bir ilgi ile okudum. Tori'nin evinde kitaplarını yazıyor olması hoşuma gidiyor.


Kitabın çok başka masalsı bir anlatımı var. Önce bana baya bir karışık geldi hatta ondan puan kırdım. Ama sonra o dünyadan, Hempstock'ların evinden çıkmak istemedim. 

Kitap cenaze dolayısıyla tekrar eskiden yaşadığı yere gelen adam ile başlıyor. Sonra birdenbire komşularına uğruyor ve çocukluğuna 7 yaşındaki haline gidiyoruz. Çocuk gözüyle o dönemde yaşadığı dünyaya giriyoruz. 

O zamanlar kahramanımız kitap kurdu, her çocuk gibi karanlıktan korkan, yetişkinlerin dünyasını anlamaya çalışan, bir şekilde yalnız, ürkek. Hangimiz değildik ki? 

Hayatı 11 yaşındaki Lettie Hempstock ile tanıştıktan sonra değişiyor. Kahramanımızın hiç arkadaşı olmadığından Lettie daha bir önemli onun için. Kızın, ailesinin tuhaf  farklı açıklayamadığı bir tarafları var. 

Kitabın anlatımını, masalsılığını sevdim. Özellikle sonu beni çok etkiledi. Ama Lettie'yi bekledim ne yalan söyleyeyim. Halen bekliyorum. Filmini dört gözle beklediğim gibi. 




Kitabın kapağına gelirsek ben orijinal kapağın kullanılmasını çok isterdim. Hatta onun ciltli versiyonu muhteşem olup, mutlak olarak kütüphanemin en nadide parçası olarak saklardım. Bizde çıkan kapağı ilk gördüğümde yaşadığım hayal kırıklılığını anlatmam mümkün değil. Akıllara hemen Nevermind albüm kapağını getiriyor. 


Sizde bambaşka dünyaları kalbinizde taşıyanlardan biriyseniz şayet, altını çizdiğim gibi gerçek hayattan kaçıp kitaplara sığınıyorsanız öncelikle ön okumaya alalım sizi. 
Ön okuma bana yetmedi, kitabı çok merak ediyorum diyorsanız o zaman çekiliş sayfamıza alalım sizi. İthaki yayınlarının desteğiyle 2 kişiye bu güzel kitabı hediye ediyoruz. Bizi takipte olmaya devam edin. 


10 Kasım segesegese.blogspot.com | Kitap Yorumu - Çekiliş 
11 Kasım raflarinarasindan.blogspot.com | Kitap Yorumu - Ön Okuma 
12 Kasım sssuigenerisss.blogspot.com | Kitap Yorumu - Bunları Biliyor musunuz? 
13 Kasım kutsalyorumcu.blogspot.com | Kitap Yorumu - Alıntılar
 14 Kasım pinucciasbooks.blogspot.com | Kitap Yorumu - Yazar Tanıtımı 
15 Kasım thcodex.blogspot.com | Kitap Yorumu 
16 Kasım mirielenda.blogspot.com | Kitap Yorumu - Kitap Kapakları



İyi Okumalar

-Sycorox-

8 Kasım 2013 Cuma

Yağmurdan Kaçmayanların Şarkısı Çekiliş Sonucu

Melda Uytun'un çok sevdiğimiz kitabı Yağmurdan Kaçmayanların Şarkısı turumuzun çekilişi sonuçlandı. 

Kazanan 3 talihli; 
 Asabi Bakire 
Emel Ergene 
Çağlasu Saatçi 

 Kendilerini tebrik ediyoruz. 48 saat içinde tam adınızı, telefon numaranızı ve adresinizi kitapoburlari@gmail.com mail adresine yollamayı unutmayın.





1 Kasım 2013 Cuma

[Blog Tur] Yağmurdan Kaçmayanların Şarkısı - Melda Uytun | Kitap Yorumu - Çekiliş


"Hayallerimiz için çabalamayı bıraktığımızda kendimizi iyileştirme şansını da kaybettik."

Kitap: Yağmurdan Kaçmayanların Şarkısı
Yazar: Melda Uytun
Yayıncı: Potkal Kitap
Sayfa Sayısı: 143
Tür: Fantastik
Puanım: 5

Düşlerle örülü özel bir roman: Yağmurdan Kaçmayanların Şarkısı

Hayalleriniz yoksa ne siz ne de dünya var, diyor bu romanda bize Melda Uytun. Hayallerinizle kurduğunuz bir dünyada tek başına yaşamak ile hepimizin birlikte kurduğu bir hayalle şekillenmiş dünyada yaşamak arasında sıkışıp kalsaydık ne olurdu? İnsan hayalinde yalnızlığı değil "hayal" arkadaşını arar. Bir ortak düşe onları da çağırır, çağırmak ister. İşte bunun için hep birlikte bir sinema salonunda korkudan titrer, sevinçten güler, ıstıraptan ağlarız. İşte bunun için bir tiyatro sahnesinde oyuncunun bir tek repliği bizi günlerce güldürür. İşte bunun için kitaplar okur ve o kitapları yazarız. Ortak bir hayale çağrı için...

"Biz sanatçı olup insanları iyileştirebilecekken herkese boyun eğip korkak davrandık, istediklerini onlara verdik, mutsuz ve yalnız olduk."

"Asıl büyük problem ne biliyor musun?" dedi Estelwen, -pencere kenarından ayrılıp Ireth'in yanına oturdu onu teselli etmeye çalışır gibi- "Hayallerimiz için çabalamayı bıraktığımızda kendimizi iyileştirme şansını da kaybettik."


Yine güzel bir blog tur ile karşı karşıyayız. Öncelikle bu kitabın çıkmasını, çıkarken geçirilen süreci çok iyi bilen biri olarak benim için çok özeldi. 
Yazarı Melda Uytun çok hoş bir blogger, önce onun harika yazılarını takip etmiştim sonra onu tanıdıkça daha çok sevdim. Kitap çıkmadan önce yollayayım mı, okur musun tekliflerine ısrarla "Hayır çıktığında okuyacağım" demiştim, şimdi düşünüyorum iyi yapmışım. 
Melda Uytun'u tanımasaydım bu kitabı yine çok severdim. 

Kitabımız Ireth ile başlıyor. 25 yaşında yazar olma hayallerinden vazgeçmiş, sevmediği işinde idare eden, çok okuyan, hayalci bir kızımız Ireth. Bir süre sonra hayal kuramamaya başlıyor. Hayal kuramadıkça uyuyamıyor ve bunu ciddi anlamda etkiliyor. 
İşinden bir hafta izin alıyor, evinde yere yatıyor tavanı seyrediyor. Bir süre sonra gözlerini tekrar açtığında kendini bambaşka bir mekanda buluyor. Karşısında ondan gözlerini ayırmadan bakan bir kuzgun. 

Kuzgun tepesinde hayalleri uğruna savaş vermenin yanında kendi gibi hayalci insanları buluyor. Estelwen, Lona, Daeron ile kısa sürede anlaşıyorlar. 
Bu fantastik dünyada neler var derseniz şayet; Kuzgunlar, darkspurlar, Büyücü Ugmar, anka kuşu ve ejderha ve tabii hayalcileri tehdit eden ezeli ve kötü düşman Modric var. 

Bu kitabı okumadan önce mutlaka güzeldir diyordum ama bu kadarını tahmin etmemiştim. Beklentimin çok üstünde çıktı, karakterleri o denli sevdim ki sonunda bir damla yaş süzüldü istemsiz. Özellikle kitabın yer belirtmeden yazılması, karakterlerin isimlerinin elf isimleri olması çok hoş bir ayrıntıydı. Kitapta bölüm başlarında olan müzikler ve White Rabbit beni ihya etti. Bitince biraz daha olsa, devamı olsa dedim tabii. 

en sevdiğim sözüydü
Kitabın kusurları yok mu? tabii var. Öncelikle kapağını ilk gördüğümde farklı bekliyordum sevimli demiştim. Ama o zaman okumamıştım. Okuduktan sonra açıkçası böyle bir kitaba bu kapak mı dedim. Potkal Kitap hoş bir yayıncı sosyal medyadan takip ediyorum severek Yitik Ülke'yi. Lakin lütfen kitap kapaklarını ayarlarken ismine göre değil, bütününe göre olmasına dikkat ederseniz, bizler de böyle hayal kırıklılığına uğramayız. 

Kapağa puan kırsam bile açıkçası kitabı çok sevdiğimden tam not aldı benden. O kadar çok ilham verdi ki, kuzgun yapma fikri oluştu kafamda. Ve kuzgun tepesinden bir sakin kondu evime. Benim gibi bir hayalciye böyle kitaplar yazarsanız olacağı bu. Kendisinin ismi Lou, numarasını Melda verir artık. 


İnce bir kitap olduğuna bakmayın, oldukça dolu dolu. Yani elinize aldığınızda başka bir dünyaya götürüyor. Onun için bir akşamınızı ayırın, kahvenizi yapıp sıcacık bir yere kıvrılıp okuyun derim. 

Fantastik tarzda böyle güzel kitaplar yazan genç arkadaşlarımız umarım çoğalır çünkü onları okudukça daha bir mutlu oluyorum. 

Şimdi gelelim çekilişe. Potkal Kitap'tan çıkan bu -yazardan imzalı- harika kitabı 3 kişiye vereceğiz. Onun için yapmanız gereken tek şey katılıp şansınızı denemek. Bu büyülü atmosferi olan kitabı kaçırmayın derim. 




İyi şanslar, iyi okumalar...

-Sycorox-

Related Posts with Thumbnails