Ruhani yaratıklar duyun beni...
Gecenin kalbi, karanlık derini...
Ölüler diyarından gelen sizler dinleyin beni...
Kitap: Kanlı Seçim
Yazar: Yasmine Galenorn
Orijinal Adı: Blood Wyne
Yayıncı: Martı Yayınları
Sayfa Sayısı: 396
Tür: Urban Fantasy, Fantastik
Puanım: 4
"Biz D'Artigo kardeşleriz, Öteki Dünya Haber Alma Ajansı'nın seksi ve tecrübeli ajanlarıyız...
Yarı insan yarı peri olduğumuz için doğaüstü güçlere sahibiz. Fakat bazen bu güçler başımıza bela olabiliyor..."
Merhaba, en sevdiğim serilerden olan Ay'ın Kızkardeşleri serisinin son kitabı Kanlı Seçim yine vampir kızkardeş Menolly'nin ağzından yazılmış.
Gitgide karakterlerimizin hayatlarının gelişimine şahit oluyoruz. Yazar halen devam ediyor seriye ve ben bu yazıyı yazarken o muhtemelen Delilah'ın hikayesini yazıyordur. Ne kadar saçmalarsa saçmalasın, bu seriyle resmen "gönül bağı" ile bağlanmış durumdayım her şekilde okurum gibi duruyor.
Kitapta Menolly bir vampirin islediği cinayetlerle başlıyor. Kentte bir vampir tarafından vahşice öldürülmüş, birbirine benzeyen hayat kadınlarının cesetleri bulunur. ÖDHA'dan Chase Mennolly'e gelir doğal olaraktan.
Bu arada Menolly'i vampirlerin en kıdemlilerinden Prens Roman arar. Ve ortalık iyice karışır tabii.
Öncelikle Roman'a bayıldığımı eklemeden edemeyeceğim. Öyle eski vampirleri severim. Hele üstüne ekstra cool olurlarsa tamamdır. Nerissa'yı ise sevemedim gitti ayrılırlarsa direkt ben sevineceğim sanırım.
Menolly bu kitapta hiç istemediği şeylerde yapmak zorunda kalıyor. Ama durum o kadar kritik oluyor, o denli içinden çıkılmaz halde kaldıklarında, yapılması gerekeni yapıyor doğal olarak.
Ve yine bol miktarda dövüş, oradan oraya koşturma sahnesi mevcut. Hatta bir ara hızlarına yetişemiyorsunuz. Bu sefer vampir romanı olmanın yanında hayaletlerle de pek haşır neşiriz.
Camille çok şey yaşıyor ayrıca. Gelecek kitapta neler olacağını az çok tahmin etmeye başladım.
Delilah ise aşk sarhoşu. Bir önecki kitapta Kemik Öğütücüsü tarafından yaralandığı için çok aktif değil.
Kitapta yine en sevdiğim şeyler birlikte savaş planları yaparken o mutfakta Iris'in getirdiği çay, kurabiye eşliğinde yapılan fikir teatileri. Evlerinde bir pufta oturmuş onları izliyor gibi oluyorum. O yüzden okurken çayımı eksik etmiyorum tabii.
Bu kitapta yine çevirmen'in değiştiğini görüyoruz. Yeni çevirmen Ceren Taştan'a merhaba derken, iç kapaktaki yazının maalesef Hasat Avı ile aynı olduğunu söylemek durumundayım umarım yayınevi fark eder durumu.
Ve ayrıca her kitap sonunda bir diğer kitaptan bir ön okuma eklenirdi ki benim en sevdiğim kısımdı muhtemelen çeviriye başlanmadığı için o kısımı göremedik.
Umarım yeni kitap Courting Darkness'de aynı şey yapılmaz.
Yeni çevirmen onu eklemeyip kitabın playlistini eklemiş o kısım yerine.
Çok mutlu oldum. Başından yapılmalıydı o bölüm. Bu seride en sevdiğim şeydir her kitabın ayrı playlistinin olması. Hatta daha önce yazdığım yazılarda bahsetmiştim bundan.
Bakalım Camille ile olan yeni kitapta neler yaşanacak, merakla bekliyorum.
İyi Okumalar
-Sycorox-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder