28 Temmuz 2010 Çarşamba

Buhran için yaşamak, veya yaşamak için buhran

İşte yaşamını intiharla noktalamış bir yazar daha: Sadık Hidayet. Ve onun pek az bilinen ama başyapıt kabul edilen, buhranlarla dolu, geçmiş-gelecek-bugün'ün karmakarışık iç içe geçtiği, şiirsel anlatımı ile ruh halinize göre sizi beğeni ile dolu bir buhrana veya can sıkıntısına sürükleyecek novella'sı : Kör Baykuş, orjinal adı ile Buf-i Kur.

Kör Baykuş  yaşamını kalemlerin üzerine desenler çizerek kazanan bir resim sanatçısının hayal-gerçeklik arasında gidip gelen dünyası ile açılıyor, sonrası tam bir karmaşa. Herşey belirsiz, kişiler, olaylar, zaman.. hepsi bir dönüşüm içerisinde. Yazarın ölüm takıntısı, adeta kitabın sayfalarından akıp üzerinize yapışıyor. O yapış yapış umutsuzluk, çaresizlik, ölüm korkusu, bunalımlar, 95 sayfada nasıl birleştirilebilirse, yazar en güzelini becermiş, birleştirmiş. Öyle sıkı birleştirmiş ki arada doşluk dahi bırakmamış. 

Belki de ilk kez kitaptan çok yazardan bahsetmek istiyorum sizlere. Sadık Hidayet yaşadığı dönemin (1903-1951) koşullarına göre oldukça sıradışı bir insan. Çok zengin bir ailenin çocuğu olarak doğmuş ama hep mutsuz yaşamış. En ilginci de vejeteryan ve hayvan hakları savunucusu  olması. Vejeteryanlık üzerine bir kitap bile yazmış !- evet cidden bu konu ile ilgili, öyle roman falan değilmiş yani, vej. yaşamın faydaları gibi bir kitapmış bu-  ayrıca Kör Baykuş ta  kesilen hayvan ve insan etleri ile ilgili betimlemelerden yazarın hayvanların kesilmesinden duydugu mutsuzluk hissediliyor. 

Hidayet genç yaşında İrandan Paris'e gitmiş ve orada defalarca değişik şekillerde intiharı denemiş. hatta bir seferinde köprüden nehre atlamış ve köprü altında sevişen bir çift tarafından kurtarılmış. en niyaheyinde inatçı Hidayet, sadece ve sadece havagazı ile intihar edebilmek için gaz tesisatı olan bir daire kiralayarak, başını fırına sokup gazı açmak sonucunda intiharı başarmış.

Aslında Hidayet'in eşcinsel olabileceğini düşündüm, ama bu konuda bir bulgu yok.

Sizlere Kör Baykuş'u okuyun, eğleneceksiniz, akıcı, sürükleyici, süper demek isterdim ancak diyemem. ama bu kadar naif, zamanının ötesinde, kendi ülkesinde bile değeri bilinmemiş bir yazarın, bir sanatçının zihninde bir belirginleşen bir kaybolan ölüm, kader, yaşam ve diğer kavramlar hakkında düşünebilmek için okuyun Kör Baykuş'u.  Biraz Ahmet Haşim'i anımsatacaktır, o denli karamsar, içe dönük ve şiirsel.

ama tavsiyem, mümkünse yazın okumayın. bu sıcaklarda iyice bunalabilirsiniz. Zaten adamcagız da bütün bir ömür bahar yüzü göremeden kış yaşamış ..siz de varın onun kitabını kış mevsiminde okuyun. Behçet Necatigil çeviri ve önsözü ile basılmış, YKY'den. Bu arada tahmin edeceğiniz üzere, kitap İran da tabi ki yasakmış...

İyi okumalar..

2 yorum:

  1. Sylvia Plath'in Sirca Fanus'unu yeni bitirdim. En iyisi bundan uzak durmak bu aralar...

    YanıtlaSil
  2. kasvetli kitaplar okuduğum zaman psikolojim bozuluyor

    YanıtlaSil

Related Posts with Thumbnails