3 Ağustos 2010 Salı

Gerizekalılar | Gökay Akın

Gökay Akın'ın debdebeli öğrencilik hayatını gururla arka kapak ve önsözüne koyduğu, bir garip kitap : Gerizekalılar. Yazarın anarşik öz geçmişi ilgi çekici! 4 değişik liseden atılmasını anladım ama, sistemi eleştirmek için üniversiteyi bırakmasını çözemedim. Yine de inadına aldım okudum kitabı. -kimbilir özgeçmiş bu noktada amacına ulaştı belki de-

Bir roman denemez, daha çok uzunca bir öykü, kapağı çok hoş. 

Kitap, hepimizin rahatsız olduğu, tüketen, tepkisiz, televizyonun esiri olmuş bir topluma dönüşme fikrinin etrafında dönüyor. Osman ve Mahmut pek de akıllı sayılmayacak iki kuzendir. Soğuk bir kış günü,tv de yayınlanan "Aşkın Kanunu" dizisinin seksi oyuncusu Banu billur'un peşine düşmek üzere yola çıkarlar. Yolda başlarına iş gelir demek isterdim ancak malesef, Osman ve Mahmut'un geçtiği yerlerdeki insanların başlarına tülü işler geliyor.

Koyun davranışlı, akıllarını kullanamayan insanların içine düştüğü durumlarla bol bol dalga geçiilmiş. yine de birşeyler eksik gibi geldi okurken bana. 

En çok rahatsız olduğum şey ise yazı fontu idi. Çocuk kitabı fontu kullanmışlar kitapta! Okurken alışana kadar epey sinir etti beni font. zaten 30-40 dakikada bitiyor kitap, değişik bir deneme olmuş. 
Çok çok ucundan bir Bret Easton tadı almak mümkün belki. ama gerçekçi olmak gerekirse  onun kurgularına ve yazım diline göre "gerizekalılar" daha cılız kalıyor. Yazarın ilk kitabı daha. Doğrusu yazacağı başka kitaplarını da merak eder, okumak isterim. Türk edebiyatında da bu tarz tepkisel, eleştirel denemeleri görmek cidden zevkli.

Merakta kalanlara kitaptan bir kuple:
"Kavga ile sevişmek arası o şey tekrar başlıyordu. Azgın türkücü, elini atacak yer bulamıyor, çaresizce saçlarını çekiştiriyordu kadının. Derken yavaş yavaş eli beline kayıyor, bütün Türkiye, türkücüyü Banu Billur’un kilodunu sıyıracak diye beklerken İPANA diş macunu satın almayan erkeklere kadınların ‘asla vermeyeceğini’ ima eden güler yüzlü bir reklam ’pat’ diye araya öyle giriyordu ki; ’WOLSWOGEN’in fark yarattığını, ’MOTOROLA’ sahibi olmayanın kalmadığını, ’NIKE’ ürünlerinin dayanıklılığını, ‘TADIM’ sucuğun tam ağızlara layıklığını, erkek adamın ‘GILLETTE’ kullanması gerektiğini bir çırpıda öğreniyor, iki bilemedin üç hafta içinde, bütçenizin uygunluğuna göre ürünlerden bir bilemedin bir kaçını mutlaka alıyordunuz."

2 yorum:

  1. Gerçekten ilginçmiş. Bloğun çok emektar. Kalemine sağlık. Takipteyim.

    YanıtlaSil
  2. teşekkürler, sagolun. aslında "blogumuz" benden baksa 5 yazar daha var.
    iyi okumalar,

    YanıtlaSil

Related Posts with Thumbnails