18 Haziran 2010 Cuma

Bir Erkeğin Gizli Defteri - Ölümüne Sadakat!

Aynı isimli bir filmi de olan Ölümüne Sadakat, orjinal adı ile "High Fidelity"  No.1 Best Seller bir Nick Hornby kitabı. Fakat ben sevdim mi? Ne yalan söyleyeyim, çok da değil.

Durun elime maşamı alayım da açayım bayramlık ağzımı... Şaka canım, o kadar da değil. Herşeyden önce bu bir erkek kitabı. bunu her sayfada hissediyorsunuz. Kadınların ayrıntıları, erkeklerin takıntıları, iki tarafın beklentilerinin uyuşmamasından kaynaklanan sorunlar.. ilişkinin havlu atıp mola istemesi.. zaten yüzlerce edebiyat, tiyatro, sinema  vs. eserinde irdelenmiş kavramlar değil mi? Evet. Ama Nick Hornby, şöyle bir güzellik yapmış, bütün bu konuları almış, bir kaset kiralama/satma dükkanının etrafında toplamış ve müziğe sarmış.

Kitapta geçen Simply Red, Beatles, Aretha Franklin, Prince, Phil Collins ve daha adını anımsamadıgım pek çok müzik grubunun/şarkıcının hayranı iseniz,  mest olmamanız işten değil. Benim bu saydığım dört-beş isim, dökülüp deşilen müzik insanlarının sadece bildigim kısmı, adını hayatımda duymadıgım, hatta grup mu? kişi mi? bunu dahi bilmedigim dünyanın sanatçısından bahsedilmiş.

Yani sözün özü, özellikle 80-90ların pop müzik manyağı biriyseniz, bu kitap sizin için bir sanatçılar resmi geçidi/kırmızı halı  olabilir. Kahramanımızın bayıldıgı şarkılara, "bu duruma şu şarkı uygun" kanılarına, ya da "bu cd koleksiyonu iğrenç, çöğlüge atılıp yok edilmeli" yargılarına eğlenerek dahil olabilirsiniz. Ben maalesef olamadım.. Bedbahtım!

Kitap çok güzel başlıyor. Terk edilmiş erkeğimiz, sevgilisinin ardından, "acımadı ki!" der misali, ondan daha çok aşık olduğu hatunları anlatmaya başlıyor. İlerleyen sayfalarda, o hatunlara ulaşmaya da çabalıyor. Tabi erkeğimizin gözünden dinlediğimiz için, terkeden sevgiliye, "alçak karı" diyoruz, ancak sonra kazın ayakları çıkıp bizi tokatlıyor!

Şimdi bu kitaba ne denir ki? Filmini izlemedim ama izleyenler çok güzel oldugunu söylüyorlar. eminim öyledir, tam romantik komedi de demeyeyim ama, elinizde film olsa süper olur denecek bir hikaye tuttuğunuzu hissederek okuyorsunuz. Bir erkeğin duyguları dökülüyor ortalığa sürekli. Kendine güvensizliği, anlamsız takıntıları, kadınlar tarafından kandırılmış hissetmesi, sevmediği adamlardan "osbirci" diye bahsedişi.. egosu, ezikliği, günahı sevabı ile bir erkek kitabı işte! Tam da olması gerektiği gibi belki de..

4 yorum:

  1. 2 haftadır yarım bırakılmış bir vaziyette duruyor bi taraflarda. elime alamıyorum ama aldım mı da çok hoşuma gidiyor, anlamadım ne iş:)

    YanıtlaSil
  2. ya ben de çok zor bitirdim bunu :) hep öyle yarım bıraka bıraka, hiç sorma :))

    YanıtlaSil
  3. Kitabı okumadım ama filmi kesinlikle tavsiye ederim :)

    YanıtlaSil
  4. filmini izlemiştim ben ve kesinlikle izlenmesi gereken filmlerden

    YanıtlaSil

Related Posts with Thumbnails