20 Nisan 2010 Salı

Y'ol



"sunu (ya da bir parça matematik)

Her gün bir kez bu kitabın başına geçtim. Her gün bir kez dışarı çıktım kırık bir bulutla yürüdüm, her gün bir insana bakıp, yüzümü yere eğdim. Her gün bir gazeteye boş gözlerle baktım. Her gün birileri konuştu, onları dinliyor gibi yaptım. Her gün bir kez “neredeyim” diye sordum kendime. Her gün bir kuzey kışı indi içime. Her gün karşımda duran fotoğraflarına baktım. Bir kez öfkelendim her gün bir kez sordum kendime neden bu kadar bağlandın. Her gün adalet ve zalimlik üzerine düşündüm. Belki de her şey. Her gün bir barbar, bir medeni ile gezdim sokaklarda. Minareleri her gün sabaha ezan sesleriyle ben açtım. Her gün bir perdeyi aralamaya çalıştım. Her gün hiçbir şeyi anlamadığımı düşündüm, her gün her şeyi anladığımı düşündüm. Güvercinleri yolculadım. Her gün, günlere dayanamadığımı düşündüm. Kitapları alt alta dergileri kıvırarak yan yana dizdim. Ne idüğü belirsiz yerler benimle yürüdü. Gördüğüm her “cümle” bana bir bıçak gibi battı, anlamadım. Her gün bir taş parçası söktüm içimden. Her gün uyku beni koynuna alsın diye yalvardım. Her gün, gün bitiyor gece bitmiyor dedim. Her gün işlerin beni avutmadığını gördüm. Ayrılık günlerini sonradan niçin bir sisli perde gibi hatırlarız diye sordum. Öfkeni unutma dedim kendime her gün, unutursan düşersin dedim. Her gün en az bir saati ayakta durmaya, dimdik durmaya ayırdım. Her gün ömür sözcüğünü bir kez kalbimden geçirdim. Her gün ömür sözcüğü kömür gibi tınladı içimde. Her gün sana içimden bir kez “sevgilim” diye seslendim. Her gün sana bir kez “zalim” diye seslendim. Her gün, yan yana oturup birbirine rikkatle bakan iki yaşlı kadını düşündüm. Her gün o kadınların bu fotoğrafı yırtıldı dedim. Her gün “ah” ettim bir kere, bir kere o ahı geri aldım. Her gün “yol arkadaşım” dedim, kahırla kapladım sözlerimi. Her gün acını tattım. Her gün unutmak için değil, unutmamak için ağu kattım kalbime. Her gün insan olmak ne çok kusur içeriyor diye düşündüm. Her gün bir kilidi açmaya çalıştım. Başka bir şey vardı, başka bir şey; ben sana dünyanın değil yer yüzünün diliyle seslenmiştim. Çile nedir, günah ne? bana ne bunlardan. Dünyanın merkezi sendin her gün ben senden uzayan uçsuz bucaksız bir kara. Karrrrrrrrrrraaaaaaaaaa.
"

Diye başlıyor "Sunu" ile şair. Ve öyle bir başlıyor ki, o anda zaten dağılıyorsunuz. En azından her okuduğumda da olurdu, lakin dün gecenin bir yarısı okuduğumda beni daha da bir etkiledi sanırım, son zamanlardaki ruh halimden ötürü.

Birhan Keskin benim en sevdiğim, şiirlerini en "derin" bulduğum şairlerdendir her zaman. İçinizi acıtır, ama onu yine de çok seversiniz. Y'ol sanki gerçekten bir yol arkadaşı gibi intiba bırakıyor insanda.

"Dünya ne ki sevgilim,
benim sana yaptığım kubbe yanında?
Düşsün, olsun, bırak,
içinde yıldızlar patlıyor.
Kolaydır inanmak kadar inanmamak da.
İster sal kendini dünyaya, ister kal yanımda.
Her şeyden öte öyle sevdim ki ben seni
Yoluna baş koymak diyoruz.
Biz barbarlar buna"

"Rüyamda sapladığın jiletler etimde.
Kanamıyor, acımıyor.
Acımıyor.
Bu dünya buz, bu buz
zzzzzzzzzzda
Hiçbir şey acımıyor."

"Birini seviyorsan onu öldürme! demek kolay
Oysa her aşık önce kendine sonra yanındakine cellat.
Ve aşkta ölümün bir anlamı vardır, görklü kılınan
Bozulsun diye im
Her ateş önce yanını yoklar sevgilim"

Birhan Keskin/Y'ol


7 yorum:

  1. birhan keskin hiç okumamıştım.. yazdıgın şiir gercekten cok guzel. deep sound diye bir blog var biliyomusun? orda hergün yeni bir şair keşfediyorum :) şiir seviyosan tavsiye ederim. benim blogdaki blogrolldan girebilirsin adresi eternaltoflyhigh.blogspot olması lazımdı ama

    YanıtlaSil
  2. uykuya dalmadan önce mutlaka okuduğum iki şairden birisi. duru...ve derin, dolu dolu.
    seçimleriyle dimdik duran, utanmayan her şeyin ötesinde "şair kadın"...

    "dürtme içimdeki narı
    üstümde beyaz gömlek var" demiş, daha ne desin?

    canımdır...sözcüklerinde kaybolduğum ve dahi kendimi bulduğumdur...

    YanıtlaSil
  3. Merope;aa bakayım hemen teşekkürler ;)

    Kendindenkendinegöçen;kesinlikle çok iyi şair, benimde başucu kitaplarımdan.

    YanıtlaSil
  4. hiç okumamıştım bu yazarı bir denemeli öyle değil mi :) teşekkürler bilgilendirme için..

    YanıtlaSil
  5. Nilay; dene bence, çok iyidir

    YanıtlaSil
  6. Bir elimde Y'ol diğerinde son kitabı, "Soğuk Kazı" ben bu kadına tapıyorum...
    Dur bak bende Y'ol dan en sevdiğim yeri paylaşayım;
    "Gitmek mi yitmektir kalmak mı artık bilmiyorum
    Yerini yadırgayan eşyalar gibiyim ya ben hep
    Ve inançlı, gitmenin birşeyi değiştirmediğine.

    Bilemem, belki bu yüzden
    BEN SANA YANLIŞ YERDEN EDİLMİŞ
    BİR BÜYÜK YEMİN GİBİYİM...."

    YanıtlaSil
  7. Son kitabını merak ediyorum bende, en yakın zamanda edinilecek

    YanıtlaSil

Related Posts with Thumbnails